25 yıllık eşini öldüren sanık için ağırlaştırılmış müebbet talebi
Antalya’da tartıştığı 25 yıllık eşi Nadire Güzelçolak’ı (42) av tüfeğiyle başına ateş edip öldüren İbrahim Güzelçolak (49) hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istendi.
Olay, geçen yıl 19 Eylül’de saat 12.30 sıralarında, Döşemealtı ilçesi Yeniköy Mahallesi 388’inci Sokak’taki 2 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Döşemealtı Belediyesi’nden emekli olan kepçe operatörü İbrahim Güzelçolak ile eşi Nadire Güzelçolak, geçimsizlik ve kıskançlık nedeniyle tartıştı. İbrahim Güzelçolak, kırma av tüfeğini alıp 2 çocuk annesi eşinin başına tek el ateş edip evden ayrıldı. İbrahim Güzelçolak, aradığı damadına da eşini öldürdüğünü söyleyerek polis merkezine gidip teslim oldu. Eve giden polis ekipleri, Nadire Güzelçolak’ın cenazesiyle karşılaştı. İbrahim Güzelçolak tutuklandı.
‘NAMUSSUZLUK İDDİALARINI KABUL ETMİYORUM’
Antalya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık İbrahim Güzelçolak katıldı. Çiftin kızları ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Önceki duruşmada sanık İbrahim Güzelçolak’ın, eşinin kendisini teyzesinin kocası R.Ç. ile aldattığını iddia etmesi üzerine R.Ç. ve ailesi tanık olarak dinlendi. R.Ç., ölen Nadire Güzelçolak ile arasında hiçbir gönül bağı olmadığını vurgulayarak, “Ölen Nadire’yi çocukluğundan beri tanırım. Hayatımın herhangi bir aşamasında bir gönül ilişkisi mümkün olamaz. Ailecek evlerine gider gelirdik. Evliliklerinin başından beri geçimsiz olduklarını bilirdik. Gerek sanık gerek maktulle sulh için görüşürdük. Telefon görüşmelerinin çoğunu eşim yapmıştır. Eşim okuma yazma bilmediği için ya benim ya da oğlumun telefonunu kullanmışlığı vardır. Telefonla Nadire’yi ve herkesi çaldırır, sonrasında onlar arardı. Eşimin telefonu da kontörlü olduğu için telefon görüşmelerini hep bu şekilde yapardı. Asla namussuzluk iddialarını kabul etmiyorum” dedi.
‘ASLA GÖNÜL BAĞI OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM’
R.Ç.’nin eşi R.Ç. ise ölen Nadire ile sık sık eşinin telefonundan görüştüklerini, son görüşmesinin ise olaydan önceki akşam olduğunu söyledi. Telefon kullanmayı pek bilmediğini, bu nedenle arama yapacağı kişileri çaldırıp kapadığını, arama esnasında eşi ve oğlundan yardım aldığını anlatan R.Ç., “Nadire bana ‘Huzursuzum. Teyze hastayım. Şekerim yükseliyor. Ölçtürmeye gideceğim. Eşim benimle ilgilenmiyor’ dedi. İş yerinde iş kazasında elimi yaktığını eşinin ise bunu fark etmediğini, ilgisiz olduğunu anlattı. Eskiden hep ailecek gider gelirdik. Geçen Kurban Bayramı’nda İbrahim’in bizim eve gelmişliği var. Ağustos ayında düğün yapmıştık. İbrahim düğüne gelmiş, Nadire gelmemişti. Nadire’ye neden gelmediğini sorduğumda bana, ‘Eşim 2 gün evden çıkma dedi. Ben de çıkmadım’ dedi. Ablası boşandı boşanalı İbrahim’in bize düşman olduğunu söylüyordu. Eşim R.Ç. ile Nadire arasında asla bir gönül bağı olduğunu düşünmüyorum” dedi. R.Ç.’nin oğlu A.Ç. ise Güzelçolak ailesiyle aralarında hiçbir husumet olmadığını söyledi.
‘YALANA TENEZZÜL ETMEDİM’
Tanık ifadelerini kabul etmeyen sanık İbrahim Güzelçolak, “Vallahi de billahi de yalan söylüyorlar. Savunmalarımda doğruları söyledim. Yalana tenezzül etmedim” dedi.
Duruşma savcısı mütalaasında, sanık İbrahim Güzelçolak’ın ‘Eşi tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılmasını istedi. Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması ve sanığın savunmasını yapması için ek süre verip, duruşmayı erteledi.
www.eskisehirmanset.com/dha