Bakan Kacır: Artık teknoloji seviyesi yüksek ürünleri dünyaya ihraç edebilen bir Türkiye var
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye’nin dört bir yanında yenilikçi teknoloji girişimlerine ev sahipliği yapan kuluçka programları, hızlandırma programları var. Bugün Türkiye’nin dev bir Ar-Ge ordusu var ve artık yüksek teknoloji ihracatımız 8 milyar dolara yaklaşıyor. Artık teknoloji seviyesi yüksek ürünleri rekabetli şekilde dünyaya ihraç edebilen bir Türkiye var dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye Yapay Zeka Politikaları Derneği (AIPA) tarafından Bilkent Otel’de düzenlenen AI Tomorrow Summit etkinliğine katıldı. Bakan Kacır ile birlikte Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezer Avcı da katılımcılar arasında yer aldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yürüttükleri tüm çalışmaları ‘Milli Teknoloji’ hamlesi başlığıyla yapılandırdıklarını söyleyen Bakan Kacır, “Bugüne dek ‘Milli Teknoloji’ hamlesinde büyük kazanımlar elde ettik. Savunma sanayii başta olmak üzere pek çok alanda Türkiye artık teknolojinin sadece müşterisi ve pazarı olan değil, geliştiricisi, üreticisi ve dünyaya rekabetçi şekilde yüksek teknoloji ürünlerini sunabilen bir ülke. Bu bir günde olmadı. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 22 yıl boyunca atılan adımlar, kurulan dev Ar-Ge ve inovasyon ekosistemi ve bu ekosistemin üzerinde yükselen yapılar mümkün oldu. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında 102 teknoparkımızda,10 bin 500’den fazla araştırma geliştirme yapan inovasyon projeleri geliştiren, ortaya koyan girişimciler var. Bugün Türk özel sektörünün 1600’den fazla Ar-Ge ve tasarım merkezi var. Türkiye’nin dört bir yanında yenilikçi teknoloji girişimlerine ev sahipliği yapan kuluçka programları, hızlandırma programları var. Ar-Ge insan kaynağımız 272 bine erişti. Bugün Türkiye’nin dev bir Ar-Ge ordusu var ve artık yüksek teknoloji ihracatımız 8 milyar dolara yaklaşıyor. Adım adım teknoloji seviyesi yüksek ürünleri rekabetli şekilde dünyaya ihraç edebilen bir Türkiye var artık. Ar-Ge harcamalarımız 2002’de ancak binde 5 düzeyindeyken, şimdi artık İtalya ve İspanya’nın sahip olduğu seviyeye, milli gelirimizin yüzde 1,3 düzeyine erişmiş durumda. Bunu yeterli görmüyoruz. Kore gibi, İsrail gibi, Almanya gibi ülkelerde, milli gelirlerinden Ar-Ge’ye ayrılan payın yüzde 3’ün üzerinde olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla halen bu alanı desteklemeye yönelik yapmamız gereken çok iş, atmamız gereken çok adım var” dedi.
‘BİZ BU ALANDA ÇOK ŞANSLIYIZ’
Türkiye’nin belirli temel alanlarda mesafe kat etme zorunluluğu olduğunu dile getiren Bakan Kacır, bunların başında da yapay zekanın geldiğini belirtti. Yapay zeka gelişim stratejisinde en temel önceliklerden birinin insan kaynağı olduğuna dikkat çeken Bakan Kacır, şu ifadeleri kullandı:
“Yapay zeka adeta internet gibi çok büyük bir devrim yaratarak gelişen veri işleme kapasitesiyle ve artan işlemci gücüyle insan performansını dahi aşan uygulamaları beraberinde getiriyor. Türkiye olarak bu sürecin dışında kalamayız. Tüm alanlarda yine milli teknoloji hamlesi vizyonuyla, Türkiye’nin kritik teknolojileri yerli ve milli olarak geliştirmesi iddiası taşıyan işleri hayata geçirmek zorunda olduğumuzu değerlendiriyoruz. Yapay zekada bugün artık sonuçlarını ürünler ve hizmetler olarak gördüğümüz işlerin arka planında yıldan yıla yükselen bilimsel araştırma kapasitesi geliyor. 2022 yılında toplam 146 bine erişen yapay zeka alanındaki patent sayısının tek başına 115 binin Çin’de gerçekleştiğini gözlemliyoruz. Biz 2021 yılında bu alanda yürüteceğimiz çalışmaları yapılandırmak, Türkiye’nin önceliklerini tayin etmek adına Cumhurbaşkanlığı Dijital Ofisi ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliğinde ama bu salondaki çok değerli paydaşlarımızın da katılım ve katkılarıyla Türkiye’nin ulusal yapay zeka stratejisini yayınladık. Bu stratejide 6 temel önceliğimiz var. Bunlardan biri insan kaynağı; biliyoruz ki yüksek teknolojiden bahsettiğimizde aslında beşeri sermayeden bahsediyoruz. İnsan kıymetimiz ne kadar kuvvetliyse yüksek teknolojide netice alma ihtimalimiz o kadar yüksek ve biz bu alanda aslında çok şanslıyız. Çünkü dünyayı yenilikçi teknolojiler değiştiriyor, dönüştürüyor ve yenilikçi teknolojileri bütün dünyada gencecik insanlar imza atıyorlar. Bugün Türk savunma sanayiinde 3 bin 500 firma var. Bütün bu projeleri gerçekleştiren ekiplerin yaş ortalaması 33- 34 düzeyinde. Baykar gibi bazı şirketlerimizde alanında dünyanın en iyisi teknolojik projelerini hayata geçiren şirketlerimizde yaş ortalamalarının 27- 28’e kadar düştüğüne şahitlik ediyoruz. Bizden çok daha fazla insan kaynağına sahip ülkeler var savunma sanayiinde. Ama o ülkelerde yürütülen çalışmalarda bu çalışmalara katılan insan kaynağındaki yaş ortalamalarına baktığımızda 50’lerin üzerinde olduğunu gözlemliyoruz. Bu anlayışla tüm alanlarda olduğu gibi yapay zeka çalışmalarında da en önemli önceliğimizin bu alanda uzmanlar yetiştirebilmek ve bu alanda istihdamı güçlendirmek olduğunu düşünüyorum.”
www.eskisehirmanset.com/dha