‘Finansal kuruluşların yıllık kripto varlık hacmi 600 milyar doları buldu’

Amerika’da çalışmalarını sürdüren Tekiner, “Kripto varlıkların güvenliği, geleneksel varlık yönetiminden çok daha yüksek sorumluluklar içeriyor. Günümüzde bankalardan hisse senedi veya değerli madenlerin çalınması durumunda işlemler geri alınabilirken, kripto varlıklar için böyle bir garanti bulunmuyor. Çalınma durumunda varlıkların geri dönüşü imkansız olduğundan, finansal kurumlar için ciddi maddi kayıplar ve güven bunalımı riski doğuyor. Bu durum kuruluşları sadece maddi kayıpla değil, marka değerleriyle de risk altına sokuyor” diye konuştu.

DEVLETLER VE ÖZEL SEKTÖR İÇİN YENİ NESİL REGÜLASYON İHTİYACI

Tekiner, “Kripto varlıklarla ilgili regülasyon eksiklikleri, özel sektörün yanında devletlerin de çözmesi gereken kritik sorunlar arasında. Bu alandaki güvenlik açığının büyük oranda yetkin personel eksikliğinden kaynaklanıyor. Dünyadaki kripto varlık saklama sağlayıcıları ve yeni kurulan şirketler, ülkelerin belirleyeceği güvenlik standartlarına uyum sağlamak için gereken yatırımları ve hazırlıkları tamamlamak zorunda” ifadelerini kullandı.

‘TEKNOLOJİK VE REGÜLASYONEL ALTYAPININ GELİŞTİRİLMESİ KAÇINILMAZ’

Devletin bu alanda daha etkin rol almasını gerektiğini belirten Tekiner, “Kripto varlıkların güvenli saklanması için yapılan yatırımlar henüz yeterli düzeye ulaşabilmiş değil. Bu nedenle, farklı ülkeler kara para aklama gibi suçları engelleyebilmek ve ulusal güvenliği koruyabilmek için daha güçlü yasal düzenlemelere ihtiyaç duyuyor. Geçtiğimiz aylarda Singapur’da gerçekleşen suçla mücadele konferansında da vurgulandığı gibi, ülkelerin yakın gelecekte kripto varlık güvenliği için entegre altyapı çalışmalarını tamamlaması gerektiği belirtiliyor. Kripto varlıkların adli emanetlerde güvenli saklanması, vergi kaçakçılığıyla mücadele ve kara para aklama gibi konularda devletlerin daha etkin rol alması gerektiği konusunda fikir birliği sağlandı” dedi.

www.eskisehirmanset.com/dha