Çin Dışişleri Bakanı Yi: Gazze çatışmanın sürmesini kimse haklı gösteremez
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, düzenlediği basın toplantısında Çin-ABD, Çin-Rusya ilişkilerini, Tayvan ve Gazze’deki insani trajediyi değerlendirdi. Yi, hiçbir gerekçenin Gazze’deki çatışmaların sürmesini haklı göstermeyeceğini ifade ederek, “Uluslararası toplum acilen harekete geçmeli, derhal ateşkes ve savaşın durdurulmasını öncelikli bir konu haline getirmelidir” dedi.
Çin Dışişleri Bakanı Yi, düzenlediği basın toplantısında Çinli ve yabancı gazetecilerin Çin’in dış politikası ve dış ilişkileri hakkındaki sorularını yanıtladı. Yi, Çin-ABD ve Çin-Rusya ilişkilerinin yanı sıra, Tayvan ve Gazze’deki saldırılara da değindi.
Gazze’de yaşananların insanlık adına bir trajedi ve medeniyet adına bir utanç olduğunu belirterek, ” Bugün 21’inci yüzyılda bu insani felaket durdurulamıyor. Bu insanlık için bir trajedi ve medeniyet için bir utançtır. Hiçbir gerekçe çatışmanın devam etmesini, hiçbir mazeret de sivillerin öldürülmesini haklı gösteremez. Uluslararası toplum acilen harekete geçmeli, derhal ateşkes ve savaşın durdurulmasını öncelikli hale getirmeli ve insani yardımın sağlanmasını acil bir ahlaki sorumluluk olarak görmelidir. Gazze halkının bu dünyada yaşamaya hakkı vardır, kadın ve çocuklara yakınları tarafından bakılmalıdır. Gözaltına alınan tüm kişiler serbest bırakılmalı ve sivillere zarar veren tüm eylemler durdurulmalıdır. Gazze’de yaşanan felaket, Filistin topraklarının uzun süredir işgal altında olduğu gerçeğinin artık göz ardı edilemeyeceğini, Filistin halkının uzun zamandır arzuladığı bağımsız bir ülke kurma isteğinden artık kaçılamayacağını ve Filistin halkının maruz kaldığı tarihi adaletsizliğin nesiller boyu düzeltilmeden devam edemeyeceğini bir kez daha tüm dünyaya hatırlatmıştır” dedi.
“ÇİN-ABD ARASINDA SAYGI OLMALI ÇÜNKÜ FARKLI SİSTEMLERE SAHİBİZ”
Çin-ABD ilişkilerini de değerlendiren Yi, ilişkilerde karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan iş birliğine dikkat çekti. En önemli koşulun karşılıklı saygı olduğunu vurgulayan Yi, “Tutumumuz Başkan Şi tarafından önerilen üç ilkeye dayanmaktadır: karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan iş birliği. Özellikle karşılıklı saygı ön koşuldur çünkü iki ülkenin sosyal ve siyasi sistemleri farklıdır. Sadece farklılıklara saygı duyarak ve farklılıkları tanıyarak iki ülke arasındaki alışveriş sürdürülebilir; barış içinde bir arada yaşama en alt düzeydedir. Çin ve ABD gibi iki büyük ülke arasındaki çatışmaların ve karşı karşıya gelmelerin sonuçları olacaktır. San Francisco toplantısından bu yana Çin-ABD ilişkilerinin geliştirilmesinde, iki ülkenin ve dünya halklarının çıkarları ve istekleri doğrultusunda bazı ilerlemeler kaydedilmiştir. Ancak ABD’nin Çin’i yanlış anlamaya devam ettiği ve taahhütlerini tam anlamıyla yerine getirmediği de belirtilmelidir” ifadelerini kullandı.
“ÇİN-RUSYA İLİŞKİLERİ DERİNLEŞMEYE DEVAM EDİYOR”
Yi, Çin ve Rusya arasındaki ilişkilerin derinleşmeye devam ettiğini belirterek, “Yeni bir dönem için Çin-Rusya kapsamlı stratejik ortaklık koordinasyonu üst düzey faaliyetlerini sürdürmektedir. İki taraf arasındaki siyasi karşılıklı güven derinleşmeye devam etmekte, karşılıklı fayda sağlayan iş birliği birbirlerinin avantajlarını tamamlamakta ve halklar arası değişimler coşkulu bir şekilde sürmektedir. Dünyanın büyük güçleri ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri olarak Çin ve Rusya, eski Soğuk Savaş döneminden tamamen farklı yeni bir büyük güç ilişkileri paradigması yaratmıştır” diye konuştu.
“TAYVAN SEÇİMİ, ÇİN’İN YEREL SEÇİMİDİR”
Tayvan’da düzenlenen Başkanlık seçiminin bir ‘Çin yerel seçimi’ olduğunu belirten Wang Yi, “Tayvan bölgesel seçimleri Çin’de sadece bir yerel seçimdir. Seçim sonuçları Tayvan’ın Çin’in bir parçası olduğu temel gerçeğini değiştirmeyeceği gibi, Tayvan’ın anavatana döneceği yönündeki tarihi eğilimi de değiştirmeyecektir. Seçimden sonra 180’den fazla ülke ve uluslararası örgüt tek Çin ilkesine bağlılıklarını teyit etmiş, ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğünün korunmasında Çin’i desteklemişlerdir ki bu da tek Çin ilkesinin uluslararası toplumun genel bir mutabakatı haline geldiğini tam anlamıyla göstermiştir. Eğer hala ‘Tayvan’ın bağımsızlığını’ destekleyenler varsa, bunlar Çin’in egemenliğine meydan okuyor demektir” dedi.
www.eskisehirmanset.com/dha