Tuğçe Can’ın katili ilk duruşmada kendisini savundu
Eskişehir’de 2 aylık sevgilisi Tuğçe Can’ı defalarca bıçakladıktan sonra boğazını keserek öldürdüğü gerekçesi ile tutuklu yargılanan Onur Kaya, ilk duruşmada cinayeti nasıl işlediğini anlattı.
Eskişehir‘de 2 aylık sevgilisi Tuğçe Can’ı defalarca bıçakladıktan sonra boğazını keserek öldürdüğü gerekçesi ile tutuklu yargılanan Onur Kaya, ilk duruşmada cinayeti nasıl işlediğini anlattı.
Tepebaşı İlçesi Yenibağlar Mahallesi Hacı Hüsnü Sokak’ta ikamet eden 25 yaşındaki Tuğçe Can, 12 Ocak 2023’te 22 yaşındaki sevgilisi Onur Kaya tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Başlatılan çalışmaların ardından yakalanan Onur Kaya, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi.
‘Kadına karşı, tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve ‘şantaj’ suçundan 3 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık Onur Kaya’nın yargılandığı davanın ilk duruşması Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Toplamda 10 tanığın ifadelerinin alındığı duruşmaya SEGBİS ile katılan ve daha önceki tüm aşamalarda susma hakkını kullanan tutuklu sanık Onur Kaya, ilk kez kendisini savundu. Yaptığı savunmada Tuğçe ile araları kötü olduğu için Osmaniye’ye gitme kararı verdiğini, bundan dolayı vedalaşmaya gittiğinde olayın olduğunu belirten Onur Kaya, “Vedalaşmaya giderken, 4 gün önce yaşadığımız olaydan dolayı evden çıkarken yanıma ekmek bıçağı almıştım” dedi.
“Tuğçe beni öldürmekle tehdit etti”
Mahkemede yaptığı savunmada Tuğçe Can ile aralarında yaşadıkları problemleri anlatan Onur Kaya, “Olaydan 4 gün önce Tuğçe gece kulübüne gitmek istediğini söylediği için tartıştık. Uygun olmadığını söyleyince Tuğçe bana bağırmaya başladı. Seni öldüreceğim dedi. Dolabın üzerinden bıçak alıp üzerime yürüdü. Tuğçe’yi kardeşi Tuğba tuttu. Eren de Tuğçe’nin elinden bıçağı aldı. Tuğba sinirlenerek benim evimde neden kavga ediyorsunuz dedi. Ben evden çıktım. Tuğçe peşimden gelip dışarıda bana bağırdı. Sakinleştirmeye çalıştım. Olayın ardından ayrılmaya karar verdim. Eşyalarımı almak için Tuğçe’ye gittim. O da akşam bana gelip eşyalarını alacaktı. Gece 12’ye kadar geleceğini söyledi ama gelmedi. Merak ettim evden çıktım. Her zaman gittiği gece kulübüne gittim. Oradaydı ve dans ediyordu. Kapıya çıktık bana gelmeyeceğini söyledi. Oradan ayrıldım. Arkama baktığımda bir erkekle gece kulübünden çıkıp kol kola taksiye bindiler. Ben de evime gittim” dedi.
“Osmaniye’ye gitmeden önce Tuğçe ile vedalaşmak istedim”
Aralarındaki olayların ardından ailesinin yaşadığı Osmaniye’ye dönmeye karar verdiğini ve gitmeden önce de Tuğçe ile vedalaşmak için evine gittiğini belirten Onur Kaya, “Olanlardan dolayı kendimi iyi hissetmiyordum. Ailemin yanına Osmaniye’ye dönmeye karar verdim. Gitmeden önce Tuğçe’ye vedalaşmak istediğimi söyledim. Evinin oraya çağırdı. İşe gitmeden önce görüşecektik. Tuğçe’yi otobüs durağına bırakacaktım. Soğuk olduğu için apartman girişinde bekledim. Kovulduğum için eve gitmek istemedim. Aşağıya indi. Osmaniye’ye gerçekten gidip gitmeyeceğimi sordu. Bana “Osmaniye’ye gitme” dedi” ifadelerini kullandı.
“Kendime geldiğimde Tuğçe yerde hareketsiz yatıyordu”
Vedalaşmaya yanında bıçakla gittiğini ve çıkan tartışma esnasında kendisini kaybettiğini söyleyen Onur Kaya, “Daha sonra konuşurken bir anda sinirlenerek bağırmaya başladı. Benim ona yetmediğimi ve iktidarsız olduğumu söyleyerek, “Şerefsizsin” diyordu, erkek olmadığımı söylüyordu. Kapının önünde kaldırım taşı vardı. O taşla bana saldırmaya çalıştı. “Erkek bozuntusu” diyerek bana taşla vurmaya çalıştı. Elinden taşı alıp savurdum. 2 kez kafasına geldi. Taşı yere bırakırken Tuğçe’nin çantasını karıştırdığını gördüm. Çantasında her zaman bıçak taşırdı. Bana “Yaşamayı hak etmiyorsun” diyordu. 4 gün önce yaşadığımız olaydan dolayı evden çıkarken yanıma ekmek bıçağı almıştım. Çantasını karıştırırken “O bıçağı çıkartma” dedim. Çantasını karıştırmaya devam ettiğini görünce ne yapacağımı bilemedim. Yanımdaki bıçağı çıkartıp savurmaya başladım. Amacım kendimi savunmaktı. Bıçağın Tuğçe’ye kaç defa geldiğini bilmiyorum. Kendimi kaybetmiştim. Kendime geldiğimde Tuğçe yerde hareketsiz yatıyordu. Onu öldürdüğümü fark ettim. Ne yapacağımı bilemedim. Bileğimi kesmeyi denedim ama ayakta bile duramıyordum. Evime gittim. Daha sonra fare zehri alarak kendimi zehirlemeye karar verdim” dedi.
“Onur sürekli Tuğçe’ye ulaşmaya çalışıyor, mesaj atıyordu”
İkiz kardeşi Tuğçe’nin Onur’dan ayrıldığını ve sanığın sürekli olarak mesajlar atarak barışmaya çalıştığını belirten Tuğba Can ise, mahkemede verdiği ifadede “Tuğçe ile Onur 2 aydır görüşüyorlardı. Olaydan 4 gün önce evde tartışma yaşadılar. Tuğçe, Onur’un kendisini fotoğraflarını ailesine yollamakla tehdit ettiğini söyledi. Ertesi gün gündüz Onur tekrar gelip barışmak istediğini söyledi. Tuğçe kabul etmedi. Onur eşyalarını almak için akşam tekrar geldi. Onur sürekli Tuğçe’ye ulaşmaya çalışıyor, mesaj atıyordu. Barışmak istediğini söylüyordu. Tuğçe sürekli reddediyordu. Biz akşam eğlenmek için Tuğçe ile birlikte dışarıya çıktık. Ben işe gideceğim için gece 2 gibi eve geri döndüm. Tuğçe biraz daha duracağını söyledi. Ben eve gittikten sonra Onur oraya gitmiş. Tuğçe güvenliklere şikayet ederek Onur’u dışarı çıkarttırmış. Onur dışarda Tuğçe’yi beklemeye başlamış. Tuğçe de o eğlence mekanında çalışan arkadaşı ile çıkıp taksiye binmiş” dedi.
Mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 5 Mayıs tarihine erteledi.
“Bu caninin ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istiyorum”
Duruşmanın ardından fenalık geçiren ve yakınları tarafından sakinleştirilen anne Emine Can da, kızının öldürülmeyi hak etmediğini belirterek, “Çocuğumun yaptığı hiçbir şey canına kast etmeye değmezdi. Bu caninin ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istiyorum. Bu dünyada da öbür dünyada da yakasını bırakmayacağım. Ben adalete güveniyorum. 5 Mayıs’ta buradan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını duyarak çıkacağım. Belki bir nebze benim içime su serpilecek. Benim çocuğum 89 gündür toprağın altında ama o hala utanmadan nefes alıyor. Onu duruşmada görünce midem bulandı” dedi.
“Yerde yatan birisi vardı, üzeri örtülüydü”
Olay günü markete gitmek için aşağı indiğinde yerde üzeri örtülü şekilde birisinin yattığını belirten Tuğba Can, “Olay günü sabah kalktım. Markete gitmek için aşağı indim. Yerde yatan birisi vardı, üzeri örtülüydü. Eve çıkıp Tuğçe’yi aradım ama ulaşamadım. Bir süre sonra Tuğçe’nin patronu aradı. Tuğçe’nin işe gelmediğini söyledi be “Uyuya mı kaldı?” dedi. İşe gelmek için evden çıktığını söyledim. Tuğçe’yi tekrar aradım ama gene ulaşamadım” diye konuştu.
“Cezaevinden bir daha çıkamasın”
İkiz kardeşini öldüren Onur Kaya’nın cezaevinden ömrü boyunca çıkamamasını temenni ettiğini belirten Tuğba Can, “İkiz kardeşi Tuğba Can ise adaletin tecelli edeceğine inandığını belirterek, “Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını istiyoruz. Hak ettiği cezayı alsın. Cezaevinden bir daha çıkamasın. Bu dünyadaki cehennemini kendisi oluşturdu” dedi.
“5 Mayıs günü adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz”
Mahkeme heyeti tarafından eksiklerin giderilmesi için 5 Mayıs’a ertelenen duruşmanın ardından adliye önünde açıklama yapan Tuğçe Can’ın ailesinin avukatı Çelik Erimez ise şu ifadeleri kullandı:
“Tüm tanıklar, tüm beyanlar istediğimiz gibi lehimize gerçekleşti. 5 Mayıs günü adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz. İnsanların gözyaşı dinmeyecek ancak 5 Mayıs’ta adaletin tecelli edeceğini görmek bir nebze mutlu edecektir. Karşı tarafın savunmasında çok fazla tutarsızlık ve beyanda büyük yanlışlar vardır.” – ESKİŞEHİR
www.eskisehirmanset.com / haberler.com